
Ümraniye escort geceleri sessizdi ama sokaklar hayatın ağır yükünü taşıyan insanların ateşli gölgeleriyle doluydu. Yirmi yaşındaki Merve, başını önüne eğmiş, ellerini cebine sokmuş, ağır adımlarla yürüyordu. Soğuk rüzgâr tenini değil, ruhunu üşütüyordu. Hayat onu küçük yaşta olgunlaştırmış, umutlarını sınamıştı.
Merve, Anadolu’nun bir köyünde doğmuştu. Babası yıllar önce vefat etmiş, annesi hasta ve yorgun bir kadın olarak hayatla baş başa kalmıştı. Küçük yaşta İstanbul’a gelmek zorunda kaldı; burada hayata tutunmak için mücadele etmeye başlamıştı. Ancak şehir, ona yalnızlık, yoksulluk ve zor kararlar dışında pek bir şey sunmamıştı.
İlk yıllarını çeşitli işlerde çalışarak geçirdi: temizlik, garsonluk, fabrikalarda geçici işler… Ama kazancı annesinin ilaçlarını ve ev masraflarını karşılamaya yetmiyordu. Günlerce aç kaldığı, geceleri sokaklarda yürüdüğü zamanlar oldu. O dönemde tanıştığı bir adam, ona “kolay para kazanabileceğini” söyledi. Başta reddetti, ama çaresizlik onu istemediği bir yola sürükledi.
Ümraniye escort karanlık sokaklarında yürürken, insanların bakışları artık onu rahatsız etmiyordu; alışmıştı. Fısıltılar, alaycı bakışlar, hepsi sıradanlaşmıştı. Ama içindeki küçük umut kıvılcımı hâlâ sönmemişti.
Bir sabah işten dönerken pazarın köşesinde düşen sebze kasalarını seks toplamaya çalışan yaşlı bir kadın gördü. Merve hiç düşünmeden yardım etti. Kadın teşekkür etti ve yumuşak bir sesle, “Gel, çay içelim,” dedi. Kadının adı Selma Teyze’ydi. Küçük bir evde yalnız yaşıyor, gönüllü olarak mahalledeki kadınlara destek oluyordu.
O gün Merve, ilk kez kendini yargılanmadan ifade etti. Selma Teyze ona, “Ne kadar zor dolgun memeli olursa olsun, her zaman yeniden başlayabilirsin,” dedi. Bu söz, Merve’nin içinde bir umut ışığı yaktı. Ertesi gün, kadın dayanışma merkezine adım attı. Haftalar geçtikçe dikiş dikmeyi, temizlik yapmayı ve küçük işlerle kendine güveni yeniden kazandı.
Bir yanıt yazın